KARDEŞİMİ KISKANIYORUM !!!
(ÇOCUKLARDA KARDEŞ KISKANÇLIĞI)
Düşünün ki eviniz bir saray ve evin biricik çocuğu bu sarayın kralı. Bütün ilgi, alaka onun üzerinde. Biraz ağlayınca istediği her şey yapılıyor. Neyi görse ve istese hemen önüne seriliyor. Herkes onu eğlendirmek, onunla oyunlar oynamak istiyor. Sonra bir gün bu saraya kendinden daha küçük,daha güçsüz biri geliyor ve artık bu sarayda onlarla birlikte yaşayacağı bilgisi veriliyor. Kralımız bu duruma şaşırsa da eve yeni gelen bebeğin kendinden küçük olmasından dolayı hayatında çok bir şey değişmeyeceğini düşünüyor.
Aradan
kısa bir süre geçtikten
sonra kralımız bu küçük bebeğin anne ve babasının bütün ilgisini kendi üzerine çektiğini ağladığı zaman herkesin onun ihtiyacını karşılamak için
koşuşturduğunu ve kendi ihtiyaçlarının araya sıkıştırılarak eskisinden
farklı bir şekilde karşılandığını, onunla oyun
oynayan kişilerin artık küçük üye ile oyun oynadıklarını kısacası otoritesinin sarsıldığını farkediyor.
İşte filmimiz
burada kopuyor!!!
Terimsel
olarak kardeş kıskançlığı çocuğun kendi üzerinde yoğun bir şekilde hissettiği ve ihtiyaç duyduğu anne-baba ilgisinin aileye yeni katılan küçük üyeye yönlendirilmesi buna bağlı olarakta bu
eksikliği hisseden çocuğun davranışsal tepkiler geliştirmesidir.
İlk olarak şunu belirtmek
gerekir ki kardeş kıskançlığı evrensel ve doğal olan, çocuğun duygusal gelişimine katkıda bulunduğu kadar karşılaştığı problemlere çözüm üretebilme yeteneğinide geliştiren önemli bir olgudur.
Genel olarak kardeş kıskançlığı temelde ilk çocuğun anne-babasının ilgisini küçük kardeşiyle paylaşmak istememesi kaynaklı görünsede aynı zamanda küçük kardeşin büyük kardeşin becerilerine ulaşmaya çalışması ve gelişimsel nedenlerden dolayı bu becerilere ulaşamamış olmasından dolayı yaşadığı başarısızlıklar kaynaklı olarak da ortaya çıkabilir.
Her çocuk kıskançlığını farklı şekillerde ifade edebilir. Kimi çocuk 'Keşke doğmasaydı. Artık beni sevmiyorsunuz.' gibi cümleler
kurarak kıskançlığını açık bir şekilde ifade edebiliyorken kimi çocuk ise bu duygusunu bastırarak altını ıslatma, kendi
yemeğini kendi
yememe, istediğini yaptırmak için ağlama krizine girme şeklinde bebekliğe gerileme olarak tanımladığımız bebekleşme davranışları sergileyebilmektedir. Bazı çocuklar daha içine kapanık, depresif davranıışlar
sergileyebiliyorlar ki bu da 'Artık beni sevmiyorlar' düşüncesine bağlı olarak ortaya çıkabiliyorken bazı çocuklar da kıskançlık duygusunu
çok yoğun yaşadıklarından dolayı ve bu
problemle başedebilmek için başka bir yol bulamadıklarından dolayı kardeşlerine zarar verecek (çimdikleme,vurma,ittirme vb.)davranışlarda
bulunarak kıskançlıklarını ifade edebiliyorlar.
Aileye yeni bir üyenin katılması ve ilgiyi kendi üzerine çekmesi çocukta kendini yalnız hissetme, terkedilmişlik hissi güvensizlik
gibi duygu durumlarını ortaya çıkarmaktadır. Böyle bir durumda anne- baba tutumu çok önemlidir.Bu nedenle
anne-babalar kardeş kıskançlığı ile karşılaştıklarında şu hususlara dikkat etmelilerdir;
1) Kesinlikle çocuklara kardeşlerini kıskandıkları için kızılmamalıdır çünkü bu duygu onlarda
doğal olarak
gelişen ve kötü niyetli
olmayan bir duygudur ve kızılması halinde çocukta 'Ben kötü bir şey yaptım. Ben kötü biriyim' düşüncesini ortaya çıkaracağı gibi suçluluk duygusunuda beraberinde getirecektir.
2) Kardeşine zarar vermesi korkusuyla büyük çocuk küçük kardeşten uzaklaştırılmak yerine
daha çok ortak faaliyetlerin yapılabilineceği ortamlar oluşturmak ve gözlem dahilinde onları yalnız bırakarak büyük çocuğa küçük çocukla ilgili ufak sorumlulular
vermek çocuğun kardeşini kabullenmesi için faydalı olacaktır.
3)'Kardeşin doğduğunda 'Seni de çok sevicez.' veya '
Seni de kardeşin kadar çok seviyoruz' gibi
rekabet oluşturacak mesajlar içeren cümleler kurmak yerine biz algısını, beraberlik algısını içeren ' Biz(sen
anne-baba ve kardeşin) beraber oyunlar oynayacağız', 'Birbirimizi çok seveceğiz' gibi cümleler
kurulması önemli bir nokta olacaktır.
4) İki çocuğada eşit oranda zaman ayırmak yerine
kendi ilgilerine göre olan ve onları mutlu edecek aktiviteler yapılarak verimli zaman geçirilmelidir.
5) Aile yakınları küçük çocuğa aşırı ilgi gösterdiklerinde uyarılmalıdır çünkü bu durum büyük kardeşim gözünden
kaçmayacaktır ve kıskançlığını arttıracaktır.
6) Anne ve babalar mutlaka küçük kardeşin kendi ihtiyaçlarını tek başına karşılayamadığını ve bu nedenle
anne- babasına daha çok ihtiyaç duyduğunu çocuğun anlayabileceği bir dille anlatmalıdır.
Son
olarak sevgili anne ve babalar şunu unutmayalım ki;
- Kıskançlık her çocuğun yaşadığı doğal bir duygu
durumudur ve bu yüzden çocuklara
kızılmamalıdır.
-Her
ne kadar bizler çocukların kardeşlerini kıskandığından dolayı bu davranışları sergilediğini düşünsekte
temelde anne-babaya duyulan kızgınlık ve kırgınlık duyguları vardır.
-Çocukların kıskançlıklarını arttırmak veya
azaltmak tamamen sizlerin tutumuna bağlıdır.
Aile Danışmanı Psk. Büşra Epözdemir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder